Almanya, yaklaşmakta olan referandumda evet oylarını desteklemek amacıyla yapılan mitingler yasağı, Avrupa Birliğinin "demokrasi" ve "özgürlük" e destek verme taahhüdünün samimiyeti hakkında bir kez daha soru işaretleri doğurdu.
Daha önce Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ve FETÖ gibi terör örgütlerini destekleyen tüm faaliyetlere izin veren Almanya, 16 Nisan'da gerçekleşmesi planlanan referandumda 'evet' oyu için yapılan tüm gösterileri resmen yasakladı. Cumhurbaşkanlığı sistemine verdikleri desteği dile getiren yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının haklarını ihlal ettiğini açıkça belirttiler.
Onlarca yıldır, Avrupa ülkeleri "demokrasi" ve "konuşma özgürlüğü" iddialarını destekliyor ancak Türkiye ile ilgili konularda bir anda faşist yollarına dönüyorlar.
ALMANYA REFERANDUMA RESMEN HAYIR DEDİ
Perşembe günü, güneydoğu Almanya'daki Gaggenau belediyesi, aşırı kalabalık olması konusundaki endişeleri göz önüne alarak, Türkiye Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın toplantısına izin vermedi. Bu durum, Bozdağ'ın planlanan Almanya ziyaretini tamamen iptal etmesini sebep oldu.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci Pazar günü yaptığı açıklamada, batı kenti Köln'teki bir Türk topluluğuna yerel makamlar tarafından güvenlik endişeleri konusunda da iptal edildi.
Alman Dışişleri Bakanlığı federal hükümetin katılımını reddetti. Başbakan Angela Merkel ülkesinin konuşma özgürlüğünü desteklediğini söyleyerek bunun ülkenin eyalet makamlarına ait bir 'yerel karar' olduğunu iddia etti.
HOLLANDA, ALMANYA İLİ BİR OLDU
Hollanda, Almanya'nın ayak izlerini takiben, Hollanda, dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun katılacağı Rotterdam'da yapılacak miting düzenlemesine izin vermeyeceğini açıkladı.
Bu nedenle, Avrupa'daki 'evet' gösterilerini yasaklayarak, AB'nin Türkiye'nin iç işlerine karışmasına ilişkin bir başka örnek daha veriliyor.
Almanya ve Hollanda'yı çifte standartları ve toplantı özgürlüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle Türk yetkililerin miting yasağına karşı yasal işlemler başlattı.